Girişimciler İçin Doğru İletişim

İletişim, öğrenebileceğiniz bir beceridir; bisiklete binmek ya da yazmak gibi. Üzerinde çalışmaya istekliysen, hayatının her kısmının kalitesini hızla arttırabilirsin. - Brain Tracy

İletişim çift taraflı bir alışveriştir. Bizler sadece konuşup karşı taraftan bir yanıt alamıyorsak buna iletim deriz. Gerek göz ile, beden dili ile ya da sözlü olarak aldığımız yanıtlar sayesinde iletişim oluşmaktadır. Günümüz çağında sanal iletişim de hayatımızın içinde. Yüz yüze gerçekleştirdiğimiz iletişimde beden dilimiz ne kadar önem taşıyorsa, sanal iletişimde de üslubumuz o kadar önem taşımaktadır. İletişimi hatasız yürütebilmek için dikkat etmemiz gereken iletişim esasları vardır. Sağlıklı iletişim için önce iyi bir dinleyici olmalıyız. Eğer iyi bir dinleyici olamazsak, karşı tarafın ne anlattığından bir haber oluruz. Böylelikle karşılıklı iletişimde yanlış anlaşılmalara sebep oluruz. Konuşma bizi germemeli ve özgüvenli bir şekilde yürütülebilmelidir. Tedirginlik, konuyu amacından saptıracaktır ve karşı tarafa bunu hissettirecektir.

Bulaşıcı Kaygı

Daha önce, kaygılı olduğunu farkettiğiniz birinin yanındayken o kaygının size de sirayet ettiğini hissettiğiniz oldu mu? Bu sıklıkla karşılaşılan bir durum, “Duygusal Zeka” kitabının yazarı Daniel Goleman, buna ‘sinirsel Wi-Fi’ diyor. Sosyal yaşantımızda etrafımızdaki kişilerden bize sirayet eden kaygı ve benzeri hisler, iletişim çabalarımızı olumsuz yönde etkileyebileceği için vermek istediğimiz mesajların kalitesini azaltabilir. İnsanlar kendilerini güvende hissetmediklerinde iç güdüsel olarak tetikte olma eğilimdedirler.

Dillerin en etkilisi beden dili!

Duruş, jestler, mimikler, göz hareketleri, el hareketleri ve sözel olmayan ancak mesajın içeriğine ve etkisine doğrudan katkısı olan her türlü aksiyon beden dili olarak ifade edilebilir.

İletişim esnasında kullandığımız beden dilimiz; konuşmanın seyrini hatta o konuşmanın sonucunu etkileyebilir. İkna mekanizmasında beden dili büyük önem taşır. Beden dilini kullanırken şu hususlara dikkat edilmesi gerekir:

  • Dik duruş ya da dik oturuş kendimizden emin olduğumuzu sergilememize yardımcı olur.  Omuzlarınızdaki düşüklük ise özgüvensiz görünmenize sebep olabilir.
  • Gülümseme en etkili yüz ifadesidir başkalarının bizim hakkımızdaki olumsuz düşüncelerini ortadan kaldırabilir. Gülümsemeniz ile birlikte karşı tarafa verdiğiniz güven ve samimiyet ortaya çıkacaktır.  
  • Göz teması kurmak iyi bir dinleyici olduğunuzun göstergesidir. Göz temasından kaçınmak genellikle korkunun, dürüst olmamanın, düşmanlığın ya da sıkılmanın bir işareti olarak yorumlanır. Bununla beraber dikkat edilmesi gereken husus karşı tarafın gözlerinin içine gözünüzü dikmemeniz gerektiğidir. Kişinin yüzünün tamamına bakılmalıdır.

Nasıl söylediğimiz en az ne söylediğimiz kadar önemlidir.

Karşı tarafa sergilediğimiz tavır, aklımızın içinde yer alan önyargılarımız, kişi hakkındaki varsayımlarımız ve geçmişte yaşadığımız başarısız iletişimler; kişilerle kurmakta olduğumuz  diyalogları etkilemektedir. İyi bir iletişim için karşı tarafı iyi dinlemek, anlamaya çalışmak ve aklımızı kurcalayan diğer uyarıcı etkenlerden uzak durmak gerekir. Karşı tarafı anlamaya çalışmalı ve yargılamalardan uzak durmalıyız.

Girişimciler olarak başarı sahibi olmak istiyorsak kendimizi doğru ifade edebilmeyi öğrenmeliyiz, iletişim hayatımızın her alanında ve iletişimi etkili şekilde kullanmak bizim elimizde.

Dale Carnegie; dışa yansıttığımız imajı kabul edilebilir kılabilmek adına şu hususlara dikkat etmemiz gerektiğini vurgulamıştır:

  • Konuşmalarımızı bir ayna önünde prova etmek.
  • Güvenilir iş ortaklarımızdan dürüst eleştirililer almak, kısacası geri bildirimlere hazır olmak.
  • Dinleyicilerin tepkilerini dikkatlice gözlemlemek.
  • Toplantıda konuşurken çekilen videolarımızı izlemek ve dinlemek.

İyi bir konuşmacı olmak için canlı, sempatik, doğal olmalı ve iyi niyetimizi belli etmeliyiz. İnsanların ilgisini çekebilecek konulara değinmeli ve onların dikkatini toplamalıyız.

Dinleyicilerin dikkatini ancak sıcak, dostça bir sempati ile çekebiliriz. Eğer soğuk, mesafeli ya da antipatik olursak dikkatleri üzerimizde tutamayız ve dinleyicileri konudan uzaklaştırmış oluruz.

İletişimde takındığımız tavır kadar kullandığımız üslup da önem taşımaktadır. Kullandığımız kelimeler yanlış anlaşılmaya müsait olmamalıdır. Uslüp güzelliği ve naziklik ile karşı tarafın yanlış anlayabileceği ihtimalini ortadan kaldırabiliriz.

İyi bir ilk izlenim bırakmak için asla ikinci bir şansınız olmayacak. - Will Rogers

Başarılı bir iletişim gerçekleştirebilmemiz için sunumumuzu iyi hazırlamış olmamız gerekir. Çokça prova yapılmalı ve konuşmaya hazır hissetmelisiniz. Dinleyicilerin ilgisini çekebilmeli ve sunum boyunca algıları canlı tutabilmeliyiz. Bununla beraber, açık ve anlaşılır olmalı, motive edici şekilde sonlandırmalıyız.

Sunuma nasıl başladığımız önemli. Anlatacağımız konuyu tek bir cümle ile özetleyerek konu hakkında temel bilgiyi dinleyici kitlesine aktarmış oluruz. Kendimizden kısaca bahsettikten sonra girişimimizin konusu ve geliştirdiğimiz ürün hakkında kısa bir bilgi ile sunuma geçebiliriz.

Gerekmedikçe teknik terim kullanmamalısınız. İş fikrinde inovasyon ön planda tutulmalı. Karşınızdakiler projenizdeki ya da ürününüzdeki teknik terimlere hakim olmayabilir. Onlara açıklayıcı bir dil ile projenizden bahsedebilirsiniz.

Sunumunuzda somut ögelerden söz edebilin. Mesela ürettiğiniz bir prototip ya da 3 boyutlu tasarım gibi. Dinleyici kitlesinin ürünü anlamasına yardımcı olabilirsiniz böylelikle.

Dinleyici kitlemizi iyi tanımamız gerekmektedir. Kitle konuya ne kadar hakim?

Yapacağımız sunumun amacını belirlemeliyiz; bilgilendirme amaçlı, tanıtım amaçlı gibi. Ayrıca güvenilir olmalıyız. Müşterilerimiz ya da dinleyicilerimiz, şirketimiz hakkındaki izlenimlerini, sunum esnasında sergilediğimiz yetkinliklerimize bakarak edineceklerdir. Yanı sıra dinleyiciler, sunumun ne zaman biteceğini düşünmeden sunum sonuca bağlanmalı ve sonlanmalıdır.

İletişim yetkinliklerimizi geliştirdiğimiz takdirde fikirlerimizi; ekip arkadaşlarımıza, patronumuza, müşterilerimize, hatta arkadaşlarımıza ve ailemize çok daha etkili bir şekilde sunabiliriz.

Ürün ve hizmet kalitesinden bahsediyoruz, peki ya ilişkilerimizin kalitesinden, komünikasyon kalitesinden, birbirimize karşı verdiğimiz sözlerin kalitesinden ne haber ? - Max De Pree

Nisa Nur Cebeci