RegTech Bağımsızlığını İlan Etmeli!

*Daha önce Fintech Dergisinde yayınlanmıştır.

Regülasyon Teknolojilerinin kısaltılmışı olan RegTech,  yazılarda FinTech’in kardeşi olarak geçer. Oysa, hızlı büyüyen bu alan başlı başına girişimcilik ekosisteminde önemli bir yer oluşturmaktadır. Yapılan yatırımlar gösteriyor ki, RegTech, Finansal Teknolojilerinin bir alt kümesi değil, kendi başına bir alan olmayı hak ediyor. Neden mi? Regülasyon Teknolojileri girişimleri 2019 yılında, toplam 4,5 Milyar USD küresel ölçekte yatırım aldı. Bu veri bile RegTech’in önemini anlatmaya yeter.

RegTech sadece, en basit anlamıyla, regülasyon süreçlerini bilişim teknolojileri kanalı ile geliştirmek değildir. RegTech büyük veri için kaynak toplayan bir araç ve risk yönetimine değer katan bir teknolojidir. Bu açıdan bakıldığında, RegTech’in regülasyon alanında dijital dönüşümü sağlaması değişimin ilk adımı. İkinci adıma çıkıldığında ise blokzincir temelli teknolojiler, yapay zeka ve makine öğrenmesi ile işlenen veriler değer üretiyor. Değer zincirlerinin katmanları arttıkça işler çok farklı noktalara gelmektedir.

RegTech ile dijital dönüşüm, kurumlara daha verimli operasyonlar sağlıyor. Mevzuata uyumda ise kurumlar için maliyetler düşüyor çünkü Kamu İdaresinin mevzuata uyumsuzluk noktasındaki idari cezalarının riski yönetiliyor. Gelinen noktaya bakıldığında, RegTech’in sağladığı mevzuata uyumdaki şeffaflık kamu idaresinin de işini oldukça kolaylaştırıyor.

RegTech girişimleri global ölçekte, kara para aklama takibi için ve usulsüzlük denetiminde oldukça sık kullanılıyor. Örnek olarak, İsviçre merkezli Net Guardian girişimi bankacılık usulsüzlüklerini kendi arayüzü ile tespit ediyor. Kanada merkezli Trulioo ise kara para aklama karşısında kimlik kontrolü desteği veriyor. Citibank ve Goldman Sachs bu girişime yatırım yaptı. 2.7 Milyar Dolar değerlemeye sahip ABD Merkezli OneTrust ise GDPR (KVKK) gibi mevzuatlara uyum noktasında kurumlara hizmet veriyor. OneTrust bugün 100 dilde ve 125 şehirde kullanılıyor.

Türkiye’de ise yaygın kullanımı Maliye Bakanlığı’nın mevzuatına uyum noktasındaki temel teknolojik çözümler. Burada ilk akla gelen örnek Foriba. RegTech’in yarattığı şeffaflık ve verimlilik yüzünden, Kamu İdaresinin e-faturayı özel sektöre kullanımını zorunlu kılması Foriba’nın hızlı büyümesindeki en önemli ateşleyici oldu.

Türkiye’de yatırımcılar için RegTech alanı doğal olarak hem fırsatları hem de riskleri barındıran bir alan. RegTech kendi içinde çelişkili bir döngüye bazen girebilmektedir. Regülasyona uyum için geliştirilen yazılımlar, dijital ortamı destekleyen mevzuat olmadığı için kullanılamamaktadır. Bu tam bir paradokstur. Bu döngüyü kırabilmek  için Kamu İdarelerinin regülasyon teknolojileri konusunda hızlı bir şekilde esnek mevzuat geliştirmeleri gerekmektedir. Örneğin, Türkiye’de 2015 yılında yayımlanan Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun ile FinTech firmalarının sayısı oldukça artmıştı. Aynı durum RegTech içinde söz konusu olabilir.

Melek Yatırımcılar tarafında ise farklı bir perspektif gereklidir. Melek Yatırımcılar,  RegTech’e yatırım yaparken odaklanmaları gereken temel nokta zamanlamadır. Bu zamanlama ise tohum yatırımı ile ölçeklenme arasındaki fırsat penceresini yakalama zamanlamasıdır. RegTech’ler ilk piyasaya çıktılarında pazara tutunma olarak doğal bir zorluk yaşamaktadırlar. Ama eğer pazara tutunurlarsa, diğer girişimlere nazaran çok daha hızlı ölçeklenebilmektedirler. RegTech’e bu açıdan birinci kural zamanlamadır.

RegTech’e yatırımda ikinci kural ise vizyoner bakış açısıdır. Örnek olarak, eğer yıllar önce bir melek yatırımcı e-fatura konseptinin kamu idaresi tarafından mükellefler nezlinde zorunlu kılacağını öngörseydi, ve bu öngörüye uygun olarak yatırım yapsaydı, bugün ciddi getiri sağlayabilirdi. Bu düşünceyi geri dönük bir zaman yanılgısı yani “Hindsight” olarak yorumlamayın lütfen. Örnek olarak Daniel Burrus, Flash Foresight kitabında bugünden gelecek ile yapabileceğimiz öngörülerinin bir kısmının olması muhtemel kurgular olduğundan bahsetmektedir. Bunlara “Hard Trends” demektedir. Örneğin bugün 1TB Hard Disk’ler piyasada en çok satılan sabit diskler ise 3 yıl sonra SSD’lerin en çok satılan diskler olacağını öngörmek çok zor olmasa gerek. Burada lineer değişimleri öngörerek hareket etmek önemli.

Melek Yatırımcılar için Peter Thiel’in “Sıfırdan Bire” kitabını tavsiye edebiliriz. Peter Thiel girişimler arasında tekelleşme potansiyeli olan ve yüksek pazara hitap eden girişimlerin en çok yatırım getirisi olduğundan bahseder. Regülasyon Teknolojileri eğer Kamu İdaresi tarafından zorunlu kullanıma tabii olursa yüksek bir pazarı doğal olarak oluşur, bunun yanında ölçeklenen bir RegTech girişim bu pazara tutunursa, yüksek yatırım getirisi doğal olarak gelişir.  

Girişimcilerin perspektifinden bakarsak ise zamanlamanın farklı bir boyutu önem kazanır. RegTech girişimcilerine temel önerim sabırdır. Öncelikle, işlerinin doğası gereği mevzuattaki değişimleri sabırla takip etmeleri gereklidir. Diğer yandan ürünlerini canlıya çıkarırken ve gerekli geliştirmeleri yaparken sabırlı davranmaları gereklidir çünkü RegTech’de ‘ölüm vadisi’ daha uzundur. Bunun nedeni, kamu bürokrasisi yavaştır, bu yavaşlıkta çok fazla para yakan (negatif nakit akışı veren) RegTech girişimleri, yatırımda bulamazlarsa, zorlanabilirler. RegTech girişimleri sabır ve dayanıklılık testini geçerlerse, hızlı bir ölçeklenme ile karşılaşmaları muhtemeldir çünkü regülasyonlar kurumlar için çoğu zaman zorakilik taşır.

Özetle, bence, RegTech’in geldiği ekonomik büyüklük ve taşıdığı yüksek potansiyel değerlendirildiğinde başlı başına bağımsızlığını ilan etmeyi hak etmiştir. Yani, RegTech olsa olsa Fintech’in kardeşi değil, kuzenidir.
 

Emir UZUNOĞLU

Keiretsu Forum Türkiye